Bizi Takip Edin

Yaşam

Kapalı ve kalabalık ortam uyarısı !

-

-

Sonbaharda hava sıcaklıklarındaki dengesizlik, kalabalık ortamlar, polenler ve hava kirliliği ile birleştiğinde üst solunum yolu hastalıklarına kolayca davetiye çıkarıyor. Son haftalarda soğuk algınlığı, grip, farenjit, sinüzit, alerjik rinit ve orta kulak iltihabı gibi hastalıklar nedeniyle kliniklere çok sık başvuru yaşandığını belirten Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Kulak, Burun ve Boğaz (KBB) Hastalıkları Uzmanı Dr. Alaaddin Zirek “Virüslerin neden olduğu enfeksiyonlar özellikle kapalı ve kalabalık alanlarda; konuşma, öksürme ya da hapşırma esnasında etrafa saçılan damlacıklar yoluyla çok hızlı bulaşıp hastalıkların kolayca yaygınlaşmasına yol açıyor” diyor. KBB Uzmanı Dr. Alaaddin Zirek sonbahar hastalıklarından korunmada basit ama etkili 6 önlemi anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. 

Okulların açıldığı, havaların mevsimsel değişikliklerle bir soğuyup bir ısındığı, kapalı ve kalabalık ortamlarda daha fazla zaman geçirildiği sonbahar aylarında özellikle üst solunum yolu enfeksiyonları gittikçe yaygınlaşıyor. Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi KBB Uzmanı Dr. Alaaddin Zirek, bu dönemde bağışıklık sisteminin zayıflamasının, viral enfeksiyonların ve alerjik rinit semptomlarının daha sık görülmesine neden olduğunu belirterek “Sonbahar ve kış aylarında hastanelere yapılan ayaktan başvurularda her 100 hastanın yaklaşık 40’ını üst solunum yolu hastalıkları oluşturuyor. Bu dönemde vücudun bağışıklık sisteminin zayıflamasının da etkisiyle, damlacık yoluyla bulaşan üst solunum yolu enfeksiyonları daha yaygın hale geliyor. Soğuk algınlığı ve grip, sinüzit, alerjik rinit, farenjit ve orta kulak iltihabı gibi hastalıklarla çok sık karşılaşıyoruz. Burun akıntısı, boğaz ağrısı, kas ağrısı, halsizlik ve hafif ateş gibi belirtiler gösteren bu hastalıklar, kapalı ve kalabalık alanlarda enfeksiyon riskini artırıyor” diyor. 

Bronşit ya da zatürreye yol açabiliyor!

Sonbahar mevsiminde virüslerin sebep olduğu ve son haftalarda çok sık görülen kulak, burun ve boğaz enfeksiyonlarının başında yer alan soğuk algınlığı ve gribin kapalı ve kalabalık ortamlarda çok hızlı bulaşabildiğini vurgulayan Dr. Zirek, özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde bronşit ya da zatürre gibi daha ciddi hastalıklara zemin oluşturabildiğini söylüyor. Öte yandan burun ve boğaz enfeksiyonları orta kulağa yayılarak iltihaba neden olabiliyor ve kulak ağrısı, ateş, işitme kaybı gibi sorunlara yol açabiliyor. KBB Uzmanı Dr. Zirek, son günlerde sık görülen hastalıklardan birinin de sinüzit olduğunu belirterek şöyle konuşuyor: “Soğuyan havalar sinüslerdeki mukusun akışkanlığını bozarak sinüslerin tıkanmasına neden olabiliyor. Bozulan sinüs drenajı, bakterilerin çoğalıp enfeksiyon oluşturmasına yol açıyor. Böylelikle burun tıkanıklığı, yüz ve baş ağrısı, burun akıntısı gibi belirtilerle sinüzit gelişebiliyor. Kronik sinüziti olan hastaların sonbahar ve kış aylarında çok dikkatli olması gerekiyor.” Öte yandan sonbaharda artan alerjik şikayetlerin çoğunlukla soğuk algınlığı (nezle) ile birbirine karışabildiğinden dolayı tedavisinin ihmal edilebildiğine dikkat çeken Dr. Zirek; alerjik rinitin; polen ve ev tozu gibi alerjenlerin artmasıyla hapşırık, burun tıkanıklığı ve gözlerde kaşıntı şeklinde kendini gösterdiğini, tedavi edilmezse yaşam kalitesini düşürebildiğini ve bağışıklık sistemini zayıflatarak hastalıklara zemin hazırlayabildiğini söylüyor.  

Basit ama etkili 6 önlem!

KBB Hastalıkları Uzmanı Dr. Alaaddin Zirek, sonbaharda artış gösteren hastalıklardan korunmanın basit önlemlerle mümkün olduğunu vurgulayarak, her yaş grubunun bilmesi ve uygulaması gereken bu önlemleri şöyle sıralıyor:

  1. Ellerinizi sık sık yıkayın: Özellikle dışarıdan geldikten sonra ve yemeklerden önce ellerinizi yıkamak, virüslerin yayılmasını engelleyen en etkili yöntemlerden biridir.
  2. Kapalı ve kalabalık ortamlardan uzak durun: Grip ve soğuk algınlığı virüsleri, toplu taşıma, alışveriş merkezleri gibi kapalı ortamlarda daha hızlı yayılır. Mümkünse bu tür alanlarda çok fazla zaman geçirmemeye özen gösterin. Kalabalık ortamlarda maske kullanımına ve sosyal mesafeyi korumaya dikkat edin.
  3. Dengeli beslenin, bol su tüketin: Bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için vitamin ve mineral açısından zengin, dengeli bir diyet uygulayın. Ayrıca bol su içmek, vücudun nem dengesini korur ve mukus akışını düzenler.
  4. Mevsim koşullarına uygun giyinin: Ani hava değişikliklerine karşı hazırlıklı olmak, vücut ısısının korunmasına yardımcı olur. Özellikle boyun ve baş bölgesini sıcak tutmaya dikkat edin.
  5. Grip aşısı yaptırın: Özellikle kronik hastalığı olanların, bağışıklık sistemi ile ilgili rahatsızlığı bulunanların ve çocukların grip aşı yaptırması da büyük fayda sağlıyor. 
  6. Alerjenlere karşı önlem alın: Polen ve toz gibi alerjenlere maruz kalmamak için evinizi düzenli olarak havalandırın ve tozları temizleyin. Alerjik riniti olan hastaların burun spreyi veya antihistaminik ilaçları kullanması gerekebilir.
Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Genel

Yeşilbahçe Mahallesi liderliğe yerleşti

-

-

Editör

Muratpaşa Belediyesi’nin, atıkların ayrıştırılarak geri dönüşüme kazandırılmasını hedefleyen Çevreci Komşu Kart projesi büyümeye devam ediyor. Projede kasım ayında tekstil ve metal atıklarının geri dönüşümünde dikkat çekici bir artış yaşandı. Bu kapsamda, 17 bin 431 kilogram tekstil ve 3 bin 962 kilogram metal atığı toplanarak toplam atık miktarı 24 milyon 438 bin 659 kilograma ulaştı. Bu atıkların geri dönüşümü karşılığında kent sakinlerinin kartlarına toplam 11 milyon 525 bin 25 lira yüklendi. Ayın şampiyonu ise 7 bin 107 kilogram atıkla Yeşilbahçe Mahallesi oldu.

Çevreci Komşu Kart projesi, cam, kağıt, plastik ve metal gibi atıkların kayıpsız geri dönüşümünü sağlayarak ev ekonomisine katkıda bulunurken doğayı da korumayı hedefliyor. İlçe sakinleri, kasım ayında ayrıştırıp biriktirdikleri 105 bin 187 kilogram atık karşılığında 136 bin 571 lira kazandı.

Nisan 2016’dan bu yana devam eden projeyle bugüne kadar 177 bin 949 ağaç kesilmekten kurtarıldı. Bunun yanı sıra, karbondioksit salınımı 707 bin 248 kilogram engellenerek, kurtarılan ağaçlar sayesinde 44 milyon 487 bin 139 kişiye oksijen sağlandı. Ekonomik zorlukların arttığı bu dönemde, 136 aile daha kasım ayında sisteme dahil oldu ve aktif kullanıcı sayısı 17 bin 628’e yükseldi.

Kasım ayında şampiyon mahalle sıralamasında da değişiklik oldu. 7 bin 107 kilogram atıkla Yeşilbahçe Mahallesi ilk sırada yer alırken, onu 6 bin 949 kilogram atıkla Konuksever Mahallesi ve 4 bin 558 kilogram atıkla Cumhuriyet Mahallesi takip etti.

Proje kapsamında sadece cam, kağıt, plastik ve metal değil; elektronik, tekstil ve bitkisel atık yağlar da toplanıyor. Özellikle marketlerde litresi 50 liraya ulaşan ayçiçek yağı gibi bitkisel yağların atığı, projeyle 19 liradan geri alınıyor. Kasım ayında bin 593 litre atık yağ toplanarak karşılığında 30 bin 267 lira ödendi.

TÜRKİYE’NİN HER YERİNDE KULLANILABİLİYOR

Çevreci Komşu Kart, kaynağında ayrıştırılan atıkları belediye ekipleri tarafından belli bir ücret karşılığında satın alıyor. 8 yılda toplanan toplam atık miktarı 24 milyon 438 bin 659 kilograma ulaşırken, bu atıkların geri dönüşümü için toplam 11 milyon 525 bin 25 lira kartlara yüklendi.

Para kart özelliği taşıyan Çevreci Komşu Kart, Türkiye genelinde alışverişlerde, online ödemelerde kullanılabilirken biriken bakiyeler tüm bankamatiklerden nakit olarak çekilebiliyor. Proje, ev ekonomilerine ek bir kaynak yaratarak aile bütçesine katkıda bulunurken, kesilmekten kurtarılan ağaçlarla doğayı korumaya ve geri dönüşümle ekonomik değer yaratmaya devam ediyor.

Okumaya Devam Et

Ekonomi

Antalya’da Tarımsal Kooperatifçiliğin Geleceği masaya yatırıldı

-

-

Editör

Antalya Ticaret Borsası (ATB) ile Antalya Tarım Konseyi (ATAK) işbirliğinde “Antalya’da Tarımsal Kooperatifçiliğin Geleceği Paneli” düzenlendi. ATB Basın Danışmanı Vahide Yanık moderatörlüğünde düzenlenen panele, Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Handan Vuruş Akçaöz, Yazır Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı ve ATB 4. Meslek Komitesi Başkanı Yaşar Kocaoğlu, Antalya Köy Pazarı Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi Başkanı İkbal Yalın konuk olarak katıldı. ATB toplantı salonunda gerçekleşen panelde, kooperatifçiliğin tarihçesi, yapısı ve geleceği konuşuldu.

KOOPERATİFÇİLİK TARIMDA BAŞLADI

Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Handan Vuruş Akçaöz, milattan önce 3 binli yıllarda arazi kullanma ve süthanelerle başlayan kooperatifçiliğin ülkemizde 1863 yılında Mithat Paşa döneminde kurulan Memleket Sandıklarıyla kurumsal yapıya kavuştuğunu anlattı. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün kooperatifçiliğe özel önem verdiğini kaydeden Akçaöz, 1938’den sonra kooperatif sisteminin kağıt üzerinde kalan bir yapıya dönüştüğüne dikkat çekti. Dünyada kooperatifçiliğin tarımda başladığını vurgulayan Akçaöz, “Aslında bizim kültürümüzde tarım başta olmak üzere bir çok alanda birlikte hareket etme, dayanışma ruhu var. Bu duygumuzu kurumsal yapıyla ekonomi ve sosyal alanda yaşama geçirmeliyiz” dedi.

KOOPERATİF BANKACILIĞI KURULSUN

Avrupa Birliği ülkelerindeki üreticilerin kooperatif sistemini çok güzel uyguladığını söyleyen Akçaöz, “İki dağ arasında oluşan bir mikro klimada sadece bir çeşit elma yetiştiren 15-20 üretici birlikte hareket ederek dünyaya ürününü pazarlayabiliyor. Biz neden yapamıyoruz?” diye sordu. Kooperatif sisteminin etkin hale getirilmesi için kooperatif bankacılığı kurulmasını öneren Handan Vuruş Akçaöz, bu bankaların yerel işletmelere can suyu olacağını söyledi. Akçaöz, yasal mevzuatın çok parçalı olduğunu, birkaç bakanlığa bağlı 84 binin üzerinde kooperatif bulunduğunu, denetim konusunda da sıkıntılar olduğunu kaydederken, “Tarımda bir şeyler yapmak istiyorsak 3 ayağı sağlam tutmalıyız. Kooperatif, tarım sigortası ve sözleşmeli üretim. Bunlar tarımsal üretimin en önemli saç ayakları” dedi.

KOOPERATİF KÜÇÜK ÜRETİCİNİN SİGORTASI

Yazır Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı ve ATB 4. Meslek Komitesi Başkanı Yaşar Kocaoğlu, Korkuteli’nin hayvancılıkla anılmasının tesadüf olmadığını, 1990’lı yıllarda kooperatifleşme ile üretim altyapısının oluşturulduğunu kaydetti. Kooperatif sayesinde bir dönem hayvan ithalatının bile önüne geçtiklerini anlatan Kocaoğılu, “Bunu kooperatifin gücüyle başarabildik. Tek başımıza olsaydık böyle bir gücümüz olmazdı” dedi. Hayvancılıkta ve meyvecilikte ilaçtan yeme bir çok girdiyi kooperatif aracılığıyla daha ucuza mal ettiklerini, soğuk hava deposu kurarak üreticinin elindeki ürünü uygun zamanda uygun fiyattan toplu şekilde pazarlanmasını sağladıklarını kaydeden Kocaoğlu, “Kooperatif aynı zamanda üreticinin parasının da sigortasıdır” dedi. Aile işletmelerinin geleceğinin kooperatiflere bağlı olduğunu söyleyen Kocaoğlu, “Küçük üreticinin tek başına ayakta kalma şansı yok” dedi.

ÜRETMEK KADININ DEVRİMİDİR

Antalya Köy Pazarı Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi Başkanı İkbal Yalın, üretmenin kadının doğasında olduğunu belirterek, “Üretmek kadının devrimidir. Kadının kayıtlı şekilde ekonomiye dahil olabilmesinin en önemli ayağı kooperatiflerdir” dedi. Kadınların finansal kaynaklara ulaşmada sıkıntı yaşadığını, sermayesi yoksa ekonomik faaliyet içinde bulunmasının çok zor olduğunu vurgulayan Yalın, “Kooperatifler kadının emeğini, ürettiğini görünür kılıyor ve ekonomik değere dönüştürüyor. Kooperatifler aracılığıyla kadınlar eğitimlere katılıyor, bilgi, vizyon proje ve pazar olarak kendini geliştiriyor Ekonomik olarak güçlenen kadın sosyal alanda, kültürel alanda da güçleniyor. Kadın güçlenirse toplum da güçlenir” diye konuştu.

Okumaya Devam Et

Gündem

Başkan Böcek: Üzerimize düşen ne varsa yapacağız

-

-

Editör

Manavgat’ta 2 saate metrekareye 106 kg yağış düşmesinin ardından yaşanan felaketin ardından Antalya Büyükşehir Belediyesi 936 personel ve 304 araçla gece boyu çalışmalarını sürdürdü. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek de ASAT Genel Müdürü İbrahim Kurt, İtfaiye Daire Başkanı Ahmet Kısa ve tüm daire başkanları ile birlikte afetin en yoğun yaşandığı Side Kemer mevkiinde çalışmaları yerinde inceledi. Manavgat’a geçmiş olsun dileğinde bulunan Başkan Böcek, eksiklerin tespit edilerek yaraların sarılması için yapılması gereken ne varsa yerine getirileceğini söyledi.

Antalya Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü, İtfaiye Daire Başkanlığı ve ilgili daire başkanlıklarına bağlı personeller Manavgat’ta yaşanan sel afetinin ardından gece boyu hummalı bir şekilde çalışarak vatandaşın yardımına koştu. Antalya Büyükşehir Belediyesi Manavgat Aşevi de sel mağdurları ve çalışan personeller için 500 kişilik yemek dağıtımı gerçekleştirdi. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek de afetin en yoğun yaşandığı Side Kemer mevkiinde incelemelerde bulundu.

BAŞKAN KARA BİLGİ VERDİ

Başkan Muhittin Böcek, Büyükşehir Belediyesi bürokratları, CHP İl Başkanı Nail Kamacı, CHP Antalya Milletvekilleri Aliye Coşar, Mustafa Erdem, Sururi Çorabatır ve Aykut Kaya ile birlikte ilk olarak Manavgat Belediyesi’ni ziyaret ederek, Başkan Niyazi Nefi Kara’dan bilgi aldı. Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara, kısa sürede yoğun bir yağışın düşmesi nedeniyle afet oluştuğunu belirterek “Tek tesellimiz can kaybı olmaması” dedi.

HEMŞEHRİLERİMİZİN YANINDAYIZ

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek de 936 personel ve 304 araçla  Manavgat’ta yaşanan afetin ardından çalışmalara destek verildiğini söyledi. “Afetler siyaset üstü olaylardır” diyen Başkan Muhittin Böcek, “Sayın Valimiz de buradaydı. Kurum kuruluşlarla, iktidarıyla muhalefetiyle siyaset üstü davranarak kimin üzerine ne düşüyorsa yapılması gerek. Biz Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak ilgili daire başkanlarımız, ASAT Genel Müdürü, şube müdürleri ve tüm bürokratlarımızla buradayız. Esnafımızın ve hemşehrilerimizin yanındayız” dedi.

YAPILMASI GEREKEN NE VARSA YAPILACAK

Vatandaşlar, esnaf ve muhtarlarla görüşen Başkan Muhittin Böcek, “Yapılacak tespit ve çalışmaların ardından bu afetten ders çıkararak tıpkı Manavgat yangınında olduğu gibi siyaset üstü bir çalışmayla tüm kamu kurum ve kuruluşları ile yapılması gereken ne varsa yapılacağına inanıyorum. Can kaybı olmaması en büyük tesellimiz. Bir kez daha Manavgatlı hemşehrilerimize geçmiş olsun diyorum. Dün olduğu gibi, bugün de yarın da üzerimize düşen ne varsa yapacağız” diye konuştu.

Okumaya Devam Et

Popüler Haberler