Bizi Takip Edin

Yaşam

Diyabet riskini azaltmanın 8 yolu

-

-

Diyabetli hasta sayısı her geçen gün artıyor. Araştırmalar, 2035 yılı itibarıyla dünya genelinde 592 milyon kişinin diyabetle mücadele edeceğini ortaya koyuyor. Kontrol altına alınamayan diyabetin, kalp ve böbrek gibi hayati organlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açabildiğini paylaşan Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Erdem Türemen, “Yaşam tarzı değişiklikleri ve ilaç tedavisiyle diyabeti kontrol altına almak mümkün” dedi. Dr. Türemen, diyabet riskini azaltacak 8 öneri paylaştı. 

Tip 1 diyabetin genetik ve bağışıklık sistemi ile ilgili faktörlerden kaynaklanabilirken tip 2 diyabetin ise fazla kiloyla doğrudan ilişkisi olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Erdem Türemen, “Televizyon, telefon ve bilgisayar gibi teknolojik aletlere saatler ayırmaya bağlı oluşan hareketsizlik ve sağlıksız beslenme alışkanları hastalığın yaygınlaşma nedenlerinden bazıları. Hastalığın ilerlemeden, halk arasında ‘gizli şeker dönemi’ olarak bilinen pre-diyabet dönemde tespiti çok önemli çünkü tam bu noktada çeşitli önlemler alarak hastalığa engel olunabilir” dedi.

Genetik faktör de önemli

Hastalığın oluşumunda genetik faktörlerin de rol oynayabildiğini belirten Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Erdem Türemen, “Ailesinde diyabet öyküsü olanların daha dikkatli olması şart. Ek olarak; fazla kilolu, hipertansiyon hastası, kolesterol problemi yaşayan ve kalp hastası kişilerin de yüksek risk grubunda oldukları için sinsi ilerleyen diyabete karşı sağlık taramalarını aksatmamaları çok kritik” açıklamasında bulundu.

Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Erdem Türemen, diyabet oluşma riskini azaltacak 8 öneriyi paylaştı:

Sağlıklı beslenin

Şekerli ve işlenmiş gıdalardan uzak durarak lif, sebze, meyve ve tam tahıllara yönelin. Sağlıklı yağlar ve omega-3 içeren gıdaları beslenme planınızdan eksik etmeyin. Lif içeren sebzeler, tam tahıllar ve kuru yemişler kan şekeri düzenlemesi ve tokluk hissi için yardımcıdır.

Fiziksel aktivitenizi artırın

Yürüyüş, yüzme veya bisiklete binme gibi orta düzey bir egzersiz yöntemine haftada en az 150 dakikanızı ayırın. Egzersiz planınıza kas kütlenizi artırmak için direnç egzersizleri de ekleyin.

Günlük ideal su tüketimini ihmal etmeyin

Günlük rutin içerisinde bol su tüketerek kan şekeri seviyenizi dengede tutun.

İdeal kilonuzu koruyun

Dengeli & düzenli bir diyet programı ve dozunda egzersizlerle fazla kilodan kurtulup ideal kilonuzu sabit tutmaya çalışın.

Uyku düzeninize önem verin

Günde en az 7-8 saat kaliteli uyuyarak hormon dengenizi koruyun.

Stres yönetimi konusunda kendinizi eğitin

Yoga, meditasyon veya nefes egzersizleri gibi yöntemlerle stresinizi kontrol altında tutmaya çalışın, başarılı olamadığınızı hissettiğiniz noktada profesyonel destek almaktan çekinmeyin.

Tütün ürünlerinden uzak durun

Hayatınızdan tütün ve tütün ürünlerini tamamen çıkartın, içilen ortamlardan da uzak durun. Tütün dumanı ile etrafa yayılan zararlı maddeler sadece nefesle değil, cilt üzerinden de emilerek vücudunuza zarar verebilir. Kana karışarak bütün organlarınızı olumsuz etkiler.

Sağlık kontrollerinizi aksatmayın

Özellikle ailede diyabet öyküsü varsa, düzenli kan şekeri ölçümleri yaptırın. Sağlığınızın takipçisi olun.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ekonomi

Elmalı’da “Tarımda Kadın Eli TarımsalÜretim Mesleki Eğitim Akademisi” başladı

-

-

Editör

An­tal­ya Kadın Gi­ri­şim­ci­ler Ko­or­di­nas­yo­nun­da, An­tal­ya İl Ta­rım Mü­dür­lü­ğü iş­bir­li­ği ile ha­ya­ta ge­çi­ri­len Ta­rım­da Kadın Eli Ta­rım­sal Üre­tim Mes­le­ki Eği­tim Aka­de­mi­si Pro­je­si açı­lış ve ta­nı­tım top­lan­tı­sı El­ma­lı’da ya­pıl­dı.


Top­lan­tı­ya El­ma­lı Kay­ma­ka­mı Faruk Erdem, ATSO Baş­ka­nı Yusuf Ha­cı­sü­ley­man, TOBB An­tal­ya Kadın Gi­ri­şim­ci­ler Ku­ru­lu Baş­ka­nı Serap Ko­ca­oğ­lu, İlçe Tarım Mü­dü­rü Dilek Bo­ğa­ti­mur, İl Tarım ve Orman Mü­dür­lü­ğü Ko­or­di­nas­yon ve Tarım Şube Mü­dü­rü İbra­him Irmak, TKDK Is­par­ta İl Ko­or­di­na­tö­rü Prof. Dr. Sü­ley­man Gülcü, ATSO El­ma­lı Tem­sil­ci­le­ri Halit Akar ve Ali Te­ke­li’nin yanı sıra KGK üye­le­ri ve kadın çift­çi­ler ka­tıl­dı.


GELDİĞİMDEN BERİ EN AN­LAM­LI ÇA­LIŞ­MA­LAR­DAN BİR TANESİ
El­ma­lı Kay­ma­ka­mı Faruk Erdem, ko­nuş­ma­sı­nın ba­şın­da an­lat­tı­ğı fıkra ile açı­lı­şa ka­tı­lan­la­ra ne­şe­li anlar ya­şa­tır­ken, “Proğ­ra­ma ka­tı­lan­la­rın ken­di­si­ni ge­liş­tir­me­si açı­sın­dan çok fay­da­lı ko­nu­lar var. bende bazı proğ­ram­la­ra şah­sen ka­tıl­mak is­ti­yo­rum. İnsa­nın ken­di­ni ta­ze­le­me­si ko­nu­sun­da da fay­da­lı” dedi.


Kay­ma­kam Erdem, “ Ko­nuş­ma­ma baş­la­ma­dan önce bir fıkra an­lat­mış ola­yım. Aka­de­mi ile il­gi­li zaten ay­rın­tı­lı bilgi sa­hi­bi olduk.


Böyle bir proğ­ram­da pro­to­kol ko­nuş­ma­la­rı var. Her­kes ko­nuş­muş, en son pro­to­kol ko­nuş­ma­cı­la­rın­dan bi­ri­si gel­miş. Ben gibi. Hep benim ka­de­rim. En sona gel­di­ği zaman mil­let bit­sin diye bek­li­yor. En başta ko­nu­şan­lar rahat rahat ko­nu­şu­yor. Müftü ho­cam­da bu­ra­da. Vaaz baş­lan­gıç­da iyi olu­yor an­la­tı­yor­sun an­la­tı­yor­sun ama son gelen ce­ma­at hadi artık bi­ti­re­lim diyor.
Pro­to­kol ko­nuş­ma­sın­da da en son bir ta­ne­si gel­miş. Sa­lo­na gir­miş bir kişi var. Otu­ran. Başka kimse yok. Ko­nuş­sak mı ko­nuş­ma­sak mı diye dü­şün­müş ama proğ­ram­da var ve ko­nu­şu­la­cak. Belli. Ha­zır­lık­ta yap­mı­şız demiş çık­mış.


Adam­da orada din­li­yor.


En son iner­ken git­miş ya­nı­na be­ye­fen­di demiş “beni sa­bır­la din­le­di­ği­niz için çok te­şek­kür ede­rim” demiş.


“Kar­de­şim te­şek­kü­re falan gerek yok, sı­ra­da­ki ko­nuş­ma­cı benim zaten” demiş.


Son ko­nuş­ma­cı benim. İşin şa­ka­sı esp­ri­si bir ta­ra­fa ger­çek­ten El­ma­lı­mız için ben gel­di­ğim­den beri en an­lam­lı ça­lış­ma­lar­dan bir ta­ne­si de bu oldu.


Ben otur­du­ğum yer­den konu baş­lık­la­rı­na bak­tı­ğım zaman daha ön­ce­sin­de de Dilek ha­nım­la is­ti­şa­re et­ti­ği­miz­de de ger­çek­ten de içe­ri­ği güzel dol­du­rul­muş, elen­miş “ef­ra­dı­nı cami, aya­rı­nı mani” bir proğ­ram olmuş.


Çok fay­da­lı ola­cak. Bu ça­lış­ma­la­ra ka­tı­lıp­ta hiç bir proje sun­ma­sa dahi bi­ri­si için ki­şi­sel ge­li­şim proğ­ra­mı olmuş as­lın­da. Proğ­ra­ma ka­tı­lan­la­rın ken­di­si­ni ge­liş­tir­me­si açı­sın­dan çok fay­da­lı ko­nu­lar var. Bende bazı proğ­ram­la­ra şah­sen ka­tıl­mak is­ti­yo­rum. İnsa­nın ken­di­ni ta­ze­le­me­si ko­nu­sun­da da fay­da­lı.


Ama bizim El­ma­lı’da kadın çift­çi po­tan­si­ye­li diğer il­çe­ler­le bir kı­yas­la­ma ya­pa­mam ama gör­dü­ğüm ka­da­rıy­la çok aktif. Ye­te­nek­li, be­ce­rik­li, bu top­ra­ğa değer ka­tan­lar fazla. Bu proğ­ra­mın bu­ra­da ya­pıl­ma­sı bunu de­ğer­len­di­ri­yor.


Bu­ra­sı kadim şehir. Teke yö­re­si­nin en eski yer­le­şim yer­le­rin­den. Hatta en eski 2 yer­le­şim ye­rin­den bir ta­ne­si. Bu­ra­nın bir kül­tü­rü var. Bu proğ­ram­lar­la biz bu kül­tü­rün üze­ri­ne daha ek­le­ye­ce­ğiz.


Geç­miş­ten gelen bi­ri­ki­mi belki de yeni şey­ler­le har­man­la­ya­ca­ğız. Or­ta­ya güzel şey­ler çı­ka­cak­tır. Daha önce de bunun ben­zer­le­ri­ni yap­tık. Gi­ri­şim­ci­lik nok­ta­sın­da ar­ka­daş­la­rı­mız var. ka­tı­lan­lar ola­cak. On­la­rın­da kendi tec­rü­be­le­ri­ni ak­ta­rıp, rol model ol­ma­sı önem­li.


Bu­ra­da El­ma­lı’dan eği­ti­me ka­tı­la­rak bir şey­ler yap­mak is­te­yen ta­nı­dık si­ma­lar var. Onlar zaten bu kışta, bu so­ğuk­ta bu­ra­ya ge­li­yor­lar­sa ba­şa­rı­lı ola­cak­lar­dır.


Bu eği­ti­min so­nun­da proje des­tek­le­ri sağ­la­na­cak ki TKKD baş­ka­nı­mız ifade etti, ben TKDK’nin ol­du­ğu yer­ler­de daha önce ça­lış­tım. Orada va­tan­daş­lar biraz soğuk dav­ran­mış­tı. O za­man­da ay­nı­sı­nı söy­le­miş­tim.

TKDK’de çok önem­li bir kurum ve iyi des­tek­ler ve­ri­yor. Bizim bun­dan fay­da­lan­ma­mız lazım.
Biz bu­ra­da ko­nuş­tuk TKDK’ye proje su­na­cak ar­ka­daş­la­rı­mız da var. ha­zır­lar. Baş­ka­nı­mı­zın da des­tek­le­riy­le be­ra­ber bu pro­je­le­ri so­nu­ca ulaş­tı­rı­rız diye ümit edi­yo­rum.


ATSO Baş­ka­nı­mız­da eki­biy­le be­ra­ber bu­ra­ya geldi. Onun­da gelip bu­ra­da­ki ka­tı­lım­cı­la­ra des­tek ol­ma­sı çok önem­li.”


ATSO BAŞ­KA­NI YUSUF HA­CI­SÜ­LEY­MAN : “AL­MA­TI – EL­MA­LI KAR­DEŞ KENT OL­MA­SI İÇİN GİRİŞİMLER­DE BU­LU­NA­CA­ĞIM”
Proje açı­lı­şı için An­tal­ya’dan El­ma­lı’ya gelen ATSO Yö­ne­tim Ku­ru­lu Baş­ka­nı Yusuf Ha­cı­sü­ley­man, Eği­ti­me ka­tı­lan 110 kadın çift­çi­nin 110’undan da ser­ti­fi­ka al­ma­la­rı­nı bek­le­di­ği­ni ifade eder­ken, ko­nuş­ma­sın­da şun­la­rı söy­le­di :


“Proğ­ra­ma bak­tım. Çok de­ğer­li ho­ca­la­rı­mız var. As­lın­da Üni­ver­si­te­yi bu­ra­ya ta­şı­mı­şız. Ger­çek­ten bi­re­bir bilgi bi­ri­ki­mi ve aka­de­mik ün­van­la­ra sahip olan ho­ca­la­rı­mı­zın bu pro­je­ye katkı ver­me­si beni çok mutlu etti. Keşke bende ka­tı­la­bil­sem. Ama uzak ol­du­ğu için ge­le­mem. Konu baş­lık­la­rı iti­ba­riy­le çok önem­li. Sür­dü­rü­le­bi­lir tarım açı­sın­dan, iyi tarım uy­gu­la­ma­la­rı açı­sın­dan çok önem­li.


Ül­ke­mi­zin ta­rım­da­ki baş­ken­ti ün­va­nı­nı pe­kiş­ti­recek olan, mar­ka­laş­ma­dan tutun su yö­ne­ti­mi­ne ve ener­ji yö­ne­ti­mi­ne kadar her ko­nu­muz var.


Eği­ti­me ka­tı­la­cak 110 kadın çift­çi­miz var. 110 ki­şi­den dönem so­nun­da 110 ser­ti­fi­ka bek­le­di­ği­mi de söy­le­mek is­ti­yo­rum. Bu kadar emek var. Ka­dın­lar için ev ve iş ha­ya­tı­nı bir­lik­te sür­dür­mek çok zor. siz­ler bunun üs­te­sin­den ge­lir­si­niz. Hem evi idare etmek hem de üre­ti­me kat­kı­da bu­lun­mak sizin do­ğa­nız­da var.


Kadın ola­rak bi­ran­da bütün rol­le­ri üst­le­ne­bi­li­yor­su­nuz. Hem anne olu­yor­su­nuz, hem abla, ar­ka­daş, yol­daş olu­yor­su­nuz. Aynı za­man­da da dün­ya­ya kat­kı­da bu­lun­mak için gıda üre­ti­yor­su­nuz. Bu ye­te­ne­ği­ni­zi bu ça­lış­ma­da da kul­lan­ma­nı­zı rica edi­yo­rum. Bu proğ­ra­mın ba­şa­rı­lı ol­ma­sı diğer il­çe­le­re de örnek ola­cak.


Kadın Gi­ri­şim­ci­ler Ku­ru­lu, bun­dan önce de yine bir far­kın­da­lık ya­ra­ta­rak tu­rizm­de kadın eli, sa­na­yi­de kadın eli ve şim­di­de ta­rım­da kadın eli pro­je­le­ri­ni yü­rüt­tü­ler.


Biz­ler ATSO ola­rak bu ko­nu­da far­kın­da­lı­ğı art­tır­mak için eli­miz­den ge­le­ni ya­pı­yo­ruz. Ama asıl far­kın­da­lı­ğı ya­ra­ta­cak olan siz­ler ve bu proğ­ra­ma ka­tı­lan­lar­dır. Bu farkı ya­ra­tın ve biz­le­re de ce­sa­ret verin. Kadın Gi­ri­şim­ci­ler Ku­ru­lu­mu­za ce­sa­ret verin. Siz­ler­de bir kadın gi­ri­şim­ci olun ve üret­ti­ği­ni­zi pi­ya­sa­da de­ğer­len­di­re­lim. Ben bu­ra­dan söz ve­ri­yo­rum. Üret­ti­ği­niz her şeyi satın ala­ca­ğız. Fark­lı şey­ler­de üret­me­ye ça­lı­şın. Sizin il­çe­ni­zin çok önem­li bir ismi var. El­ma­lı. Özünü or­ta­ya çı­ka­ran ama sa­de­ce elma ye­tiş­tir­mi­yo­ruz. Fark­lı ürün­ler de var. Don­dur­ma, süt ürün­le­ri, kiraz, bağ­la­rı­nız var üzüm de ye­tiş­ti­ri­yo­ruz.


Ta­rım­sal bir ilçe ol­du­ğu­nuz il­çe­nin kendi is­min­den belli.


ELMALI – ALMATA ARASINDA KARDEŞ ŞEHİR GİRİŞİMİ
As­lın­da bir kar­deş şeh­ri­niz­de var. Belki o ko­nu­da da bir gi­ri­şim­de bu­lu­na­bi­li­rim. Ka­za­kis­tan’ın eski baş­ken­ti­nin ismi Al­ma­ta. Yani El­ma­nın atası. Orada da böyle bir şehir var. El­ma­lı ve Al­ma­ta’yı belki bir kar­deş­lik bağı içe­ri­sin­de bir­leş­ti­re­bi­li­riz. Bu ko­nu­da ora­nın Ti­ca­ret ve Sa­na­yi Odası ile bir gi­ri­şim­de bu­lu­na­ca­ğız. Ve böy­le­lik­le adını el­ma­dan alan iki şeh­ri­mi­zi, iki il­çe­mi­zi bir­leş­ti­re­ce­ğiz.”


TA­RI­MIN GE­LE­CEĞİ SİZLERSİNİZ
El­ma­lı İlçe Tarım ve Orman Mü­dü­rü Dilek Bo­ğa­ti­mur, “He­pi­ni­zin bu özel günde bu­ra­da ol­ma­nız ta­rı­ma ver­di­ği de­ğe­ri gös­te­ri­yor. Eli­miz­le do­kun­du­ğu­muz bit­ki­le­ri ye­tiş­ti­ri­yor­su­nuz, to­hum­la­ra hayat ve­ri­yor­su­nuz ve bes­le­di­ği­ni­zi hay­va

n­lar­la ge­le­ce­ğe umut ve­ri­yor­su­nuz. Ta­rı­mın ger­çek kah­ra­man­la­rı, ta­rı­mın ge­le­ce­ği siz­si­niz.
Bugün bu­ra­da çok önem­li bir adım atı­yor­su­nuz. ATSO Kadın Gir­şim­ci eki­bi­miz­le hep be­ra­ber bir yürek olup çok güzel bir Kadın Aka­de­mi­si dü­zen­le­me­ye gay­ret ettik.


Tarım çok zorlu bir iş. Yağ­mu­run, gü­ne­şin al­tın­da ça­lış­mak çok zor. Me­şa­kat­li­dir. Buna rağ­men biz kadın çift­çi­ler üret­me­ye devam edi­yo­ruz, ge­liş­ti­ri­yo­ruz, üret­me­yi ba­şa­rı­yo­ruz.


El­ma­lı­lı ha­nım­la­rın diğer il­çe­ler­den farkı çok ça­lış­kan, hiç vaz­geç­me­yen, inat­çı ama ba­şa­rı­lı kadın çift­çi­ler­dir. Ge­le­ce­ği­mi­zi kadın çift­çi­le­rin elin­de ola­rak gö­rü­yo­rum. Siz­ler bu ül­ke­nin kal­kın­ma­sı­nın ana di­re­ği­si­niz.


Bizim ça­lış­ma­mı­zın ana özeti sizin çok de­ğer­li ol­du­ğu­nu­zu size his­set­tir­mek, ve­ri­lecek bilgi ve eği­tim­ler­le sizin bilgi ve be­ce­ri­le­ri­ni­zi art­tır­mak ve bu yolda mes­le­ki alan­da ka­pa­si­te ar­tı­şı sağ­la­mak­tır.


Bu aka­de­mi­yi ha­ya­ta ge­çir­me­miz­de ATSO Baş­ka­nı­na, El­ma­lı Kay­ma­ka­mı­ma, An­tal­ya Tarım ve Orman Mü­dür­lü­ğü’ne ve bi­zim­le be­ra­ber yola çıkan eği­ti­me ka­tı­la­cak olan ka­dın­la­rı­mı­za te­şek­kür edi­yo­rum.” dedi.


KADIN GİRİŞİMÇİLER KU­RU­LU BAŞ­KA­NI SERAP KO­CA­OĞ­LU
ATSO An­tal­ya Kadın Gi­ri­şim­ci­ler Ku­ru­lu Baş­ka­nı Serap Ko­ca­oğ­lu, “Dilek mü­dü­rü­mün he­ye­ca­nıy­la bu­ra­da ve­rim­li ge­çecek bir proğ­ra­mı baş­lat­mış ol­du­ğu­mu­zu gör­düm. ATSO bün­ye­sin­de TOBB’un ön­cü­lü­ğün­de ku­ru­lan TOBB Kadın Gi­ri­şim­ci­ler Ku­ru­lu ha­ya­tın her ala­nın­da kadın eli pro­je­le­riy­le kadın gi­ri­şim­ci­li­ği­ni, kadın gö­rü­nür­lü­ğü­nü art­tır­mak üzere ça­lış­ma­lar ya­pı­yor. Pro­je­ler üre­te­rek bu güzel gi­ri­şim­le­re ve­si­le olu­yor.


Bizim ça­lış­ma ko­mi­te­le­ri­miz var. Di­ji­ta­de, ta­rım­da, iş ge­liş­tir­me­de ve tüm alan­lar­da kadın gi­ri­şim­ci­li­ği­ne bilgi des­te­ği ver­mek üzere ça­lış­ma grup­la­rı­mız var. Ve her grup kendi ala­nın­da icra ko­mi­te­si iş­bir­li­ği ile bu ça­lış­ma­la­rı yü­rü­tü­yor.


Kadın Eli Pro­je­miz­de Ta­rım­sal Eği­tim Mes­le­ki Eği­tim Pro­je­siy­le tarım, gıda, kır­sal kal­kın­ma ça­lış­ma gru­bu­muz­la yü­rü­tü­yor ola­ca­ğız. Ça­lış­ma Gru­bu­muz tem­sil­ci­miz Özlem Su­ba­şı, il­gi­li icra ko­mi­te­si üye­miz Nihal Ka­len­der ve ça­lış­ma grubu üye­le­ri­miz­le bu sü­re­ci yö­net­miş ola­ca­ğız.
Özlem hanım ve Nihal hanım zaten bu böl­ge­nin kadın gi­ri­şim­ci­le­ri. Do­la­yı­sıy­la bu­ra­da­ki ça­lış­ma­lar­da büyük des­tek­le­ri ola­cak. Ben El­ma­lı İlçe­si­nin bu pro­je­ye ev sa­hip­li­ği yap­tı­ğı için tüm ku­rum­la­rı­na, des­tek veren tüm pay­daş­la­ra bir kez daha te­şek­kür etmek is­ti­yo­rum.


Haf­ta­lık eği­tim­ler­le bu pro­je­yi yü­rüt­müş ola­ca­ğız. Ama­cı­mız, üre­tim­de ve kır­sal kal­kın­ma­da kadın gi­ri­şim­ci­li­ği teş­vik etmek, üre­ti­ci­le­ri ve üre­ti­ci aday­la­rı­na bu alan­da mes­le­ki eği­tim do­na­nım­la­rı ka­zan­dır­mak, en önem­li­si de as­lın­da üre­ti­min sür­dü­rü­le­bi­lir ol­ma­sı­nı sağ­la­mak. Her alan­da­ki kal­kın­ma­nın temel ta­şın­dan olan kadın gi­ri­şim­ci­li­ği­ni ve ka­dı­nın bakış açı­sı­nı, ka­dı­nın üre­ti­mi­ni yta­rım­da da art­tır­mak ve ka­dı­nın gö­rü­nür kıl­mak is­ti­yo­ruz.


Sa­de­ce iyi tarım uy­gu­la­ma­la­rı değil, üre­tim yapan küçük büyük tüm üre­ti­ci ka­dın­la­rı­mı­za pro­fes­yo­nel bir kadın gi­ri­şim­ci ol­ma­la­rı­nı is­ti­yo­ruz. Ürü­nü­nü pa­zar­da sa­ta­bi­lir, bir ker­mes­te sa­ta­bi­lir. Ama mar­ka­laş­ma ta­sa­rı­mıy­la güven veren bir ürün satma key­fi­ni as­lın­da bu eği­ti­min son­ra­sın­da da ya­şat­mış ola­ca­ğız.


Biz bu pro­je­nin il­ki­ni Dö­şe­me­al­tı’nda ger­çek­leş­tir­dik. Yak­la­şık 150 kadın çift­çi­mi­zin baş­vu­ru­sun­dan sonra eği­tim­le­ri­ni ta­mam­la­yan 90 kadın çift­çi­ye ser­ti­fi­ka­la­rı­nı ver­dik. Men­tör­lük ya­pı­yo­ruz. O pro­je­yi Türk Üni­ver­si­te­li Ka­dın­lar Der­ne­ği ile be­ra­ber yü­rüt­müş­tük.


İlk der­si­mi­zi de bugün baş­la­tı­yo­ruz. İlk der­si­miz Ak­de­niz Üni­ver­si­te­sin­den Prof. Dr. Orhan Öz­ça­tal­baş ile baş­lı­yo­ruz. Tüm eği­tim ve­recek ho­ca­la­rı­mız gö­nül­lü ola­rak siz­le­re eği­tim ve­recek. Sa­de­ce tarım değil ki­şi­sel ge­li­şim, e-ti­ca­ret eği­tim­le­ri­miz­de var. Bizim için çok önem­li bir konu coğ­ra­fi­ i­şa­ret ürün ka­li­te­si­nin far­kın­da­lı­ğı­nı sağ­la­mak için de bu eği­ti­mi özel­lik­le koy­duk.


El­ma­lı’da da Söğle pey­ni­ri gibi coğ­ra­fi işa­ret­li ürün­ler var. Bu­ra­da­ki kadın üre­ti­ci­le­ri­mi­zin coğ­ra­fi işa­ret­li ürün­le­ri üret­me­me­si hiçte zor değil. Fer­men­te ürün, çift­çi ör­güt­len­me­le­ri, ko­ope­ra­tif­çi­lik, ta­rım­da gi­ri­şim­ci­lik, pa­zar­la­ma, risk yö­ne­ti­mi ve yine Dö­şe­me­al­tı’ndaki pro­jed­ne sonra ders ko­nu­su ola­rak koy­du­ğu­muz bizi bek­le­yen bir teh­li­ke var suyun ta­sar­ruf­lu kul­la­nı­mı. Bu­ra­da ku­rak­lı­ğın su kay­nak­la­rı­na et­ki­si ve su yö­ne­ti­mi­ni de ders ola­rak koy­duk. Bu­ra­da da ho­ca­la­rı­mız bize des­tek ola­cak­lar. Fi­nan­sal okur ya­zar­lık, mar­ka­laş­ma, marka yö­ne­ti­mi gibi bir çok konu baş­lı­ğı­mız var.


Eği­tim son­ra­sın­da da her bir üye­miz bu­ra­da­ki kur­si­yer­le­ri­mi­ze gi­ri­şim­ci­lik yö­nün­de de men­tör­lük yap­ma­ya devam ede­cek­ler.


Ha­ya­li­miz bu­ra­da siz­ler­le be­ra­ber bir ser­ti­fa tö­re­ni dü­zen­le­mek.” dedi.


SERTİFİKA ALAN 2 KİŞİYE TATİK SÖZÜ
İl Tarım ve Orman Mü­dür­lü­ğü Ko­or­di­nas­yon ve Tarım Şube Mü­dü­rü İbra­him Irmak, Ko­ca­oğ­lu’ndan sonra bir ko­nuş­ma yaptı.


Irmak, “Kadın çift­çi­ler tarım ba­kan­lı­ğı için çok önem­li. Kır­sal­da kal­ma­ya ve ya­şa­ma­ya devam etme ka­ra­rı­nı ka­dın­lar verir. Biz ka­dın­la­rı ne kadar sek­tö­rün içe­ri­sin­de tu­ta­bi­lir­sek ta­rım­da sür­dü­rü­le­bi­lir­li­ği o kadar sağ­lı­yo­ruz. Bu pro­je­nin başka bir güzel yönü de dev­let – özel sek­tör – STK – Üni­ver­si­te bizim ge­liş­miş ül­ke­ler­de gör­dü­ğü­müz altın üç­ge­ni biz bu­ra­da gör­müş olu­yo­ruz. Ha­ya­tın bütün pay­daş­la­rı elele ve­ri­yor bu­ra­da bir araya ge­li­yor­lar.


Ben El­ma­lı’da bu ko­nu­nun çok güzel ses ge­ti­re­ce­ği­ni, fay­da­lı ola­ca­ğı­nı dü­şü­nü­yo­rum.


Geç­ti­ği­miz haf­ta­da FAO El­ma­lı’daydı. An­tal­ya’da FAO des­te­ğiy­le bir­ça­lış­ma yap­ma­ya baş­la­dık. Kü­re­sel Öneme Haiz Ta­rım­sal Miras Alan­la­rı Pro­je­miz­le de büyük ih­ti­mal­le El­ma­lı Tür­ki­ye’den ilk Ta­rım­sal Miras Alanı ola­rak tes­cil­le­nen bir ça­lış­ma­yı bu­ra­da ya­pa­ca­ğız.
Yine bizim An­tal­ya İl Tarım Mü­dür­lü­ğü ola­rak bu­ra­da bir pro­je­miz oldu. Bu eği­ti­me ek­sik­siz ka­tı­la­cak kadın çift­çi­le­ri­miz­den bir ta­ne­si­ni Av­ru­pa’da ta­ti­le gö­tü­re­ce­ğiz. Tarım İl Mü­dür­lü­ğü ola­rak. Yine Rixos otel­le­ri­nin des­te­ği ile 5 gün bo­yun­ca karı koca bir çift­çi aile­mi­ze de An­tal­ya’da tatil im­ka­nı sağ­la­ya­ca­ğız.


Bizim ama­cı­mız ta­rım­da sür­dü­rü­le­bi­lir­li­ği sağ­la­mak. Kadın çift­çi­le­ri­miz ba­şı­mı­zın tacı. Geç­ti­ği­miz hafta 19 il­çe­miz­de kadın çift­çi grup­la­rı­mız ku­rul­du. Aksu’da 280 kadın çift­çi var. El­ma­lı’dan ise 240 kadın çift­çi­miz var. El­ma­lı şu anda ikin­ci sı­ra­da bu­lu­nu­yor. 240 ki­şi­lik bir what­sap grubu var. Ben El­ma­lı’da bu sa­yı­nın bine ula­şa­ca­ğı­nı tah­min edi­yo­rum.


El­ma­lı kül­tü­rel an­lam­da da en iyi yer­ler­de ola­cak. Yörük Kül­tü­rü­nün en iyi ya­şan­dı­ğı yer­ler­den bir ta­ne­si.” dedi.


TKDK IS­PAR­TA KOORDİNA­TÖ­RÜ SÜ­LEY­MAN GÜLCÜ
TKDK Is­par­ta İl Ko­or­di­na­tö­rü Prof. Dr. Sü­ley­man Gülcü’de yap­tı­ğı ko­nuş­ma­da, IPARTT pro­je­le­rin­den bah­set­ti ve hangi ko­nu­lar­da kre­di­le­rin ve­ri­le­ce­ği­ni ve ken­di­le­ri­nin ver­di­ği kre­di­le­rin hibe ol­du­ğu­nu, be­lir­li şart­la­rın ye­ri­ne ge­ti­ril­me­si ha­lin­de bu kre­di­le­rin geri alın­ma­ya­ca­ğı­nı vur­gu­la­dı.


ÖZLEM SU­BA­ŞI : “DES­TEK OL­MA­YA HA­ZI­RIM”
TOBB An­tal­ya Kadın Gi­ri­şim­ci­ler Ku­ru­lu Ça­lış­ma Ku­ru­lu tem­sil­ci­si Özlem Su­ba­şı’da bir ko­nuş­ma yaptı.


Özlem Su­ba­şı, kendi hi­ka­ye­si­ni an­lat­tı neler ya­pı­la­bi­le­ce­ği­ni an­la­tı ve is­te­yen ve ka­dı­na des­tek ola­cak­la­rı­nı, kendi bün­ye­le­rin­de bu­lu­nan iş­kol­la­rın­da da eği­tim ve­re­bi­le­cek­le­ri­ni ifade etti.

Okumaya Devam Et

Ekonomi

3-5-10 dönümlük seraların yerini artık 200 dönüm, 300 dönüm seraların aldığı Elmalı’da önemli proje !

-

-

Editör

“Ta­rım­da Kadın Eli Ta­rım­sal Üre­tim Mes­le­ki Eği­tim Aka­de­mi­si Pro­je­si”, 3-5-10 dönüm seraların yerini artık 200 dönüm, 300 dönüm seraların aldığı Elmalı’da düzenleniyor.


Önemli bir proje, belki de eşlerin ve çocukların birlikte çalıştığı ama 200-300 dönüm seraların sayısı arttıkça tam tersi bir yönde azalmaya başlayan 3-5-10 dönüm seraları ve aile çiftçileri ‘kurtaracak’,


Daha sağlıklı sebze ve meyvaların üretilmesine vesile olacak büyük bir proje.


Öncelikle bu projenin mimarı Elmalı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Dilek Boğatimur’u,


Ön plana çıkmadan bu projenin hayata geçmesinde sessiz -sedasız ATSO’da girişimlerde bulunan ATSO Elmalı Temsilcileri Ali Tekeli ve Halit Akar’ı


Ve özellikle de bu projeye onay veren Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Hacısüleyman ile yönetimini,


TSO An­tal­ya Kadın Gi­ri­şim­ci­ler Ku­ru­lu Baş­ka­nı Serap Ko­ca­oğ­lu’nu kutluyor, Elmalılılar adına teşekkür ediyorum.


Umarım ATSO yönetimi aynı hassasiyeti Elmalı’da turizm hareketinin başlaması konusunda da gösterir, göstermek zorunda.

Çünkü tarım tek başına Elmalı ekonomisinin şaha kalkması için yeterli değildir.

Tarımın yanına mutlaka turizmde eklenmelidir.

Turizm konusuna ileriki günlerde köşemde yer vereceğim.

Sayın ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman’a ve özellikle de rahmetli Ali Bahar’ın birlikte yola çıktığı ilk isim olan ATSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Boğaçhan Göksu’ya sesleniyorum.

Rahmetli Ali Bahar’ın ismini, ATSO başkanı olarak ilçelere kazandırdığı ilk büyük proje olan Elmalı ATSO Eğitim ve Sağlık Merkezi’ne verilmesini konusunu artık noktalayın. 

Yapacağınız şey;

Elmalılıların bu konudaki talebine karşılık vermek ve yönetimde ya da mecliste karar aldırarak şu anda binanın dış cephesinde ATSO logosunun altında yer alan ATSO Eğitim ve Sağlık Merkezi yazının ikinci satırına ‘Ali Bahar’ ismini eklemek.

Eğer siz bu talebi yerine getirmezseniz, ATSO Eğitim ve Sağlık Merkezi isminin ATSO Ali Bahar Eğitim ve Sağlık merkezi yapılması için imza kampanyası başlatmakta kararlıyım.

Elmalıların bu talebine duyarsız kalmayacağınıza, rahmetlinin isminin Elmalı’da o bina ayakta kaldığı sürece yaşamasına vesile olacağınıza yürekten inanıyorum.
Okumaya Devam Et

Gündem

Beton yığını içinde zamana direnen iki mahalle : Balbey ve Tahıl Pazarı

-

-

Editör

Kalekapısı’na 2-3 dakikalık mesafede. Şehrin göbeğinde. Sırt sırta vermiş evleri ile Balbey ve Tahıl Pazarı Mahalleleri sadece zamana karşı direnmiyor, aynı zamanda beton yığınına boğulan Antalya’ya için örnek iki mahalle olma özelliğini de sergiliyor.


Ahşap evlerde halen yaşam devam ederken, bazı evlerin ise adeta kaderine terk edildikleri Balbey ve Tahıl Pazarı Mahallesi’nin gelecek kuşaklara aktarılması için sadece büyükşehir belediyesinin değil, Antalya Valiliği’nin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın da taşın altına ellerini koymaları gerekiyor.


Balbey ve Tahıl Pazarı’nda bulunan bazıları tarihi ahşap evlerin devletin desteğiyle elden geçirilmesi ama bazı ilçelerdeki gibi sadece dış cephelerinin elden geçirilmesiyle yetinilmemesi büyük önem taşıyor.

Okumaya Devam Et

Popüler Haberler