Ekonomi
Başkan Çandır’dan iç pazardan dış pazara tarımla ilgili önemli değerlendirmeler

- Share
- Tweet /home/anthaber/public_html/wp-content/plugins/mvp-social-buttons/mvp-social-buttons.php on line 68
https://anthaber.com/wp-content/uploads/2025/02/unnamed-40-1000x600.jpg&description=Başkan Çandır’dan iç pazardan dış pazara tarımla ilgili önemli değerlendirmeler', 'pinterestShare', 'width=750,height=350'); return false;" title="Pin This Post">
Antalya Ticaret Borsası (ATB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, domates başta olmak üzere yaş sebze ve meyve ihracatının gerilediğini söylerken, gerilemeni ana nedeninin döviz kuru olduğunu kaydetti. Çandır, yaşanan olumsuz hava koşullarının, yaş meyve sebze ve kesme çiçek üretimi başta olmak üzere tarımsal üretimi etkilediğini belirtirken, soğuk havanın ürün veriminin düşmesine ve hasat sürelerinin uzamasına neden olduğunu kaydetti. Çandır, bunun ürün fiyatlarına yansıyacağını söyledi.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) Şubat Ayı Meclisi, Meclis Başkanı Erdoğan Ekinci başkanlığında toplandı. Üyelerin yönetimini bir aylık çalışmasıyla ilgili bilgilendirildiği Meclis’te ATB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, tarım, ekonomi ve kente ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
HAL ÇALIŞMASI TİCARET BAKANLIĞI’NA SUNULACAK
Meclis Başkanı Erdoğan Ekinci ve Yönetim Kurulu üyeleriyle Antalya Toptancı Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği’ni ziyaret ettiklerini anımsatan Başkan Çandır, ziyarette hal kanunu olarak bilinen 5957 sayılı kanunda bazı düzenlemeler yapılmasını, piyasanın işleyişi ve karşılaşılan sorunlar hakkında görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi. Hal Yasası ile ilgili çalışma yaptıklarını bildiren Çandır, ilgili paydaşlarla paylaşıp son halini verecekleri çalışmayı TOBB ve Ticaret Bakanlığı’na sunacaklarını kaydetti.
DÖVİZ KURU İHRACATI GERİLETTİ
Domates başta olmak üzere yaş sebze ve meyve ihracatındaki gerilemenin gündemde olduğunu belirten Başkan Çandır, gerilemeni ana nedeninin döviz kuru olduğunu söyledi. Çandır, “Meclisimizde ve komitelerimizde de sıkça dile getirildiği gibi, son iki yıldır devam eden bu gerilemenin bir kısmı döviz kuru kaynaklıdır. Diğer bir kısmı ise girdi maliyet artışlarından kaynaklanmaktadır. Antalya olarak ihracatımızın amiral gemisi olan yaş sebze ihracatımız 2024 yılında miktar bazında yüzde 15, değer bazında yüzde 13 gerileyerek 441 milyon dolar seviyesinde gerçekleşmiştir. Gerilemenin temel sebebi ise rekabetçiliğimizin zayıflamasındandır” diye konuştu.
DIŞ PAZARDA REKABET EDEMİYORUZ
İhracatçıların yıllar boyu uğraşarak oluşturdukları yurtdışı pazarlarda son zamanlarda rakiplerle rekabet edemez hale gelindiğini anlatan Başkan Çandır, “İhracatçımız, pazarlarını ve müşterilerini kaybetmemek adına maliyetinin altında fiyatla ihracat yapmaktadırlar. Halbuki bizim ihraç ürünlerimiz belirli standartlara ve fiyat rekabetine dayalı ürünlerdir. Bunun için de içerdeki maliyet yapısı son derece belirleyicidir. Maliyetlerdeki artış hızı, döviz fiyatı artış hızını geçerse ihracat yapmak son derece zorlaşır ve zaten düşük katma değer oranı daha da geriye gider” değerlendirmesinde bulundu.
İHRACATÇI FİRMA SAYIMIZ AZALDI
Ali Çandır, 2024 yılının girdi maliyetlerindeki artış bakımından zor bir yıl olduğunu söylerken, tarımsal girdi fiyat endeksinin (Tarım-GFE) yıllık yüzde 32,92, tarım ürünleri üretici fiyat endeksinin (Tarım-ÜFE) yıllık yüzde 35,54, yurt içi üretici fiyat endeksinin (Yİ-ÜFE) yıllık yüzde 27,20, yurt dışı üretici fiyat endeksinin (YD-ÜFE) ise yıllık yüzde 20,47 arttığına dikkat çekti. Yüksek enflasyon, yüksek faiz ve görece olarak düşük kurun üretim ve ticareti olumsuz etkilediğini belirten Çandır, şunları kaydetti:
“İhracatta yaşadığımız sıkıntılar sadece fiyat ve maliyet üzerinden okunmamalıdır. Kontrol altında olan ve olmayan diğer nedenler de bu sıkıntıları bir bütün solarak ortaya çıkarmaktadır. Yani bugünlerde yaşamakta olduğumuz zorluklar, çoklu bozucu nedenlerin yıllar boyu birikerek karşımıza çıkardığı bir sonuçtur. Bu çoklu nedenlerin başında da ekonomik bakımdan, yüksek enflasyon, yüksek faiz ve görece olarak düşük kur gelmektedir. Dolayısıyla üretim yapıp ihraç etmenin motivasyonu da her geçen gün gerilemektedir. Sonuç olarak rekabet gücümüzün zayıflamasıyla birlikte, ihracat hızımız yavaşlamaktadır. Türkiye İhracatçılar Meclisi verilerine göre, ocak ayında ilk kez ihracat yapan firma sayımız bin 90 ile son yılların en düşüğü seviyesinde gerçekleşmiştir. Önümüzdeki dönemde bu darboğazdan çıkmanın temel yolu ise tek faktöre odaklanmış politikalar yerine katılımcı ve kapsayıcı bir anlayışla çok yönlü ve eş zamanlı politikalar uygulamaktır. Bu politikalar belki daha yavaş bir hızda uygulamaya geçirilecektir, ancak etkileri sayesinde daha sürdürülebilir olacaktır.”
TARIM ARAZİLERİNDE KİRA ARTIŞLARI ÜRETİMİ ETKİLİYOR
Antalya’da tarım alanlarının önemine dikkat çeken ATB Başkanı Ali Çandır, her geçen gün artan imar baskısı nedeniyle tarım alanlarının hızla yok olduğunu belirtti. Çandır, “Özellikle son birkaç yıldır, arazi sahipleri tarafından uygulanan kira artışlarının tarımsal faaliyetlerin sürdürülebilirliğini tehdit eder hale gelmiştir. Meslek komiteleri toplantılarımızda da gündeme gelen bu konuda üyelerimiz, arazi sahiplerince kira artışlarında yatırımlar göz ardı edilerek fahiş kira talepleri olduğunu ifade etmişlerdir. Talep edilen kira artış oranlarının keyfi olduğunu ve talep edilen kiralarla üretimde kalmanın imkansız hale geldiğini paylaşmışlardır. Yüzde 41’lik pay ile örtüaltı üretimde Türkiye’nin merkezi konumunda olan Antalya’da tarımsal üretimin sürdürülebilirliği tarım, gıda ve ekonomi politikaları açısından kritik öneme sahiptir. Üyelerimiz, üretimde sürdürülebilirliğin korunması, ticaretin, ihracatın ve yeni yatırım kararlarının olumsuz etkilenmemesi için kiralık tarım alanları için acilen bir düzenleme yapılmasını talep etmektedir” diye konuştu.
TİCARİ KREDİLERDE LİMİT PROBLEMİ
Tarıma Dayalı Yatırımların Desteklenmesi ve Bireysel Sulama Sistemlerinin Desteklenmesi konularında yayımlanan tebliğler ile hibeye esas proje tutarı üst limitlerin niteliğine göre yüzde 30 ila yüzde 70 oranlarında yükseltildiğini belirten Ali Çandır, hazine destekli tarım kredilerine ait üst limit güncellemesinin henüz yapılmadığına dikkat çekti. Borsa üyelerinin, yatırım ve işletme maliyetlerindeki artışa paralel olacak biçimde üst limitlerin günün koşullarına uygun olarak güncellenmesini talep ettiğini söyleyen Çandır, “Diğer taraftan ticari kredi faiz oranlarında geçtiğimiz yıla oranla bir gevşeme olduğunu, ancak bankaların limit aşım problemleri nedeniyle kredilere ay ortasına kadar erişebildiklerini, ay ortasından sonra limitlerin dolduğu gerekçesiyle kredi kullanımının zorlaştığını bununda nakit akışlarında sorunlar yarattığını paylaşmışlardır” dedi.
SOĞUK PAZARA YANSIYACAK
Son bir haftadır yaşanan olumsuz hava koşullarının, yaş meyve sebze ve kesme çiçek üretimi başta olmak üzere tarımsal üretimi etkilediğini belirten Ali Çandır, soğuk havanın ürün veriminin düşmesine ve hasat sürelerinin uzamasına neden olduğunu kaydetti. Çandır, hava şartları nedeniyle arz edilen ürün miktarı azalacağını, bu dönem fiyat artışlarının kaçınılmaz olacağını söyledi. Çandır, “Şu ana kadar ketimizde herhangi bir toplu don zararı bildirimi bulunmamaktadır. Narenciye bahçeleri ve tropikal meyvelerde soğuk kaynaklı zararlar gözlemlense de önümüzdeki aylardaki hava koşulları belirleyici olacaktır.
EN FAZLA VERGİ VEREN 6. KENTİZ
Antalya’nın ülke genelinde en fazla vergi veren 6. kent olduğunu, yaklaşık 40 milyar lira değerinde artı değer yaratan Antalya’nın potansiyelinin daha fazla olduğunu kaydeden Çandır, “Ancak, birçok firma merkezinin İstanbul başta olmak üzere diğer illerimizde bulunması nedeniyle bu vergiler doğrudan Antalya’nın hanesine yazılmamaktadır. Gelişen teknolojiyle birlikte önümüzdeki yıllarda kazancın elde edildiği ilin hanesine yazılmasını sağlayacak düzenlemelerin hayata geçirileceğine inanıyoruz. Bu sayede, Antalya’nın ürettiği katma değer daha görünür hale gelecek ve kentimizin ekonomik gücü daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır. Başta üyelerimiz ve gelir idaresi mensupları olmak üzere tüm mükelleflerin 36. Vergi Haftası kutlu olsun” diye konuştu.
BAŞKAN HİSARCIKLIOĞLU’NU KUTLADI
150 ülkenin odalarını bir çatı altında birleştiren Dünya Odalar Federasyonu Başkanlığı’na yeniden seçilen TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu kutlayan Başkan Çandır, TOBB’un 73. kuruluş yılını da tebrik etti. Çandır, “TOBB’un dönümünü kutluyor, kuruluşundan günümüze emeği geçen herkese şükranlarımızı sunuyorum” dedi.
Çandır, Ramazan Ayı’nın Mart’ta başlayacağını belirtirken, “Bu mübarek ayın, dayanışma ve paylaşmanın en üst seviyede yaşandığı günler olduğunu unutmamalıyız. Ramazan Ayı’nın hepimize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
Meclis üyeleri, sektörleriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Ekonomi
Gastronomi Festivali önemli, yöresel yemeklerin sunulduğu yöresel ürünlerle yemeklerin yapıldığı restaurantları açmak, teşvik etmek çok daha önemli !

Erkin ÖZGÜNSÜR- Antalya, Büyükşehir Belediyesi tarafından 4 ncü kez düzenlenen FoodFest Antalya Uluslararası Gastronomi Festivali’ne ev sahipliği yaptı. Gastronomi festivalinde Türk ve yabancı ünlü şefler tarafından Antalya’nın ürünlerinden yiyecekler hazırlandı, Antalya’nın marka işletmelerinin katıldığı söyleşi ve konferanslar ile Akdeniz Mutfağı tanıtıldı.
Kent turizmi ama bana göre bununla bağlantılı kent ticari yaşamı için oldukça önemli bu festivalin mimarı Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, festivalin düzenleniş amacını “Antalya’mızı ziyaret eden misafirlerimize deniz, kum, güneşin yanı sıra piyazımız, serpme böreğimiz, kabak tatlımız gibi birçok yöresel ürünümüz de hafızasında yer bıraksın istiyoruz. Nasıl ki Roma için sadece tarihi eserleri değil, pizzası, dondurması, tatlısı mutlaka denenmeli deniliyorsa, Antalya’mıza gelen ziyaretçinin de zengin mutfağımızdan, tropikal ürünlerimizden, 19 coğrafi işaretli ürünümüzden muhakkak bir kısmını tatsın, bilsin istiyoruz. Antalya’nın saklı kalmış lezzetlerini, yerel ürünlerini otel, restoran gibi işletmelerimizin menülerinde yer vermeli, yerel ürün zenginliğimizin tanıtımına her platformda ağırlık vermeliyiz” diye özetlerken, Başkan Böcek’in bu düşüncelerini desteliyorum bundan sonraki hedefin yöresel yemeklerin sunulduğu, yöresel ürünlerle yemeklerin yapıldığı restaurantları açmak, teşvik etmek olması gerektiğini de ekliyorum.
ANTALYA İÇ TURİZM AÇISINDAN
BİR BEYPAZARI OLAMADI !
Gastronomi turizmini Antalya’da beş yıldızlı oteller ve tatil köyleri ile hayata geçirmemiz zor.
Ülkesinde aldığı işsizlik maaşı ile beş yıldızlı otellerde ya da tatil köylerinde uzunca bir süre bir eli yağda, bir eli balda Türkiye’nin en zenginleri gibi yaşayan yabancı misafirlerimiz, para harcamamak için kaldıkları tesisten dışarıya adımlarını atmazken, bu kişilere şu anda olmayan ya da bir elin parmakları kadar olan yöresel yemeklerin sunulduğu, yöresel ürünlerle yemeklerin yapıldığı restauranlara getirmek mümkün mü ?
Bugün ayakta kalma mücadelesi veren ‘pansiyonlar’ın sayısı ne yazık ki ciddi sayıda azaldı. Bunun bir sonucu olarak ta Antalya’da iç turizm yeterince gelişemedi.
Başka bir ifade ile Antalya iç turizm açısından bir Beypazarı olamadı.
Beypazarına gidenler bilirler. Restaurantların ya ca cafe veya hediyelik eşya satan işyerlerinin üstü pansiyon olarak hizmet verir.
Siz o restaurantlarda Beypazarı’na özgü yiyecekleri, çarşısında Beypazarı ürünlerinden yapılmış içecekleri, tarlasında yetişmiş fasulye ve birçok yiyeceği bulablirsiniz.
Sözün özü, Antalya’da gastronomi turizminin gelişmesinin yolu, iç turizmden geçmektedir.

BÜYÜKŞEHİRİN ELMALI’YA YÖRESEL
YEMEKLERİN SUNULACAĞI RESTAURANT
YAPACAĞINI DUYUNCA HEYECANLANDIK
İlçe belediyesinin adeta kaderine terk ettiği, kapıları-pencereleri kırılmış, alkoliklerin mekanı haline gelmiş, dükkanların içlerinin yosun kaplandığı eski hal binası, Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in talimatıyla el emeği ürünleri satış dükkanları, sanat atölyeleri, yöresel ürün dükkanları ve kurs merkezlerinin içinde olacağı Kadın Üretim Merkezi olarak projelendirildi ve kısa süre içinde de çalışmalar tamamlandı.
Sözkonu projede birde Antalya’nın yöresel yemeklerinin yer alacağı restaurant bulunuyordu.
Elmalı için önemli, Antalya’nın 19 ilçesi için örnek olabilecek bu projede el emeği ürünleri satış dükkanları, sanat atölyeleri, yöresel ürün dükkanları ve kurs merkezleri gibi restaurantta devreye alınmadı, hizmete açılamadı.
Sonuç olarak; FoodFest Antalya Uluslararası Gastronomi Festivali çok çok önemli ama yerli ya da yabancı misafirlerimiz Antalya’ya özgü yiyeceklere ulaşamazlarsa, Antalya’nın ürünlerinden yapılan içecek, yiyecek ve tatlıları tadacak restaurant, cafe bulamazlarsa festivalin bir ayağı eksik kalıyor.
Vali Hulusi Şahin’in “Muhittin Başkan’a Gastronomi Festivali için teşekkür ediyorum. Antalya’da artık eksik fotoğraf tamamlandı” sözlerine ise katılmıyorum. O fotoğrafta eksik, hem de çok önemli bir eksik var.
O da yazımın içinde birkaç kez vurguladığım gibi, yerli ve yabancı konuklarımızın Antalya’ya özgü yiyeceklere tadabilecekleri, Antalya’nın ürünlerinden yapılan içecek, yiyecek ve tatlıları içebilecekleri restaurant, cafelerin olmaması.
Umarım Büyükşehir Belediyesi Elmalı’daki resturantı açarak bu konuda ilk adımı atar.
Ekonomi
Başkan Uysal, Kaleiçi esnafıyla bir araya geldi

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, yaz sezonu öncesi Kaleiçi esnafını ziyaret ederek başarılı bir sezon geçirmelerini diledi.
Başkan Uysal, sezon önü Antalya’nın tarihi ve kültürel dokusuyla turizm merkezi olan Kaleiçi esnafıyla bir araya geldi. Esnafın talep ve ihtiyaçlarını dinleyen Başkan Uysal ayrıca turizm konusunda da esnafla fikir alışverişinde bulundu. Uluslararası düzenlenen festivaller ve kültür turizmini destekleyen Şehri Keşfet tur paketlerinin de raflara konulduğunu esnafla paylaşan Başkan Uysal, belediye destekli yaptıkları çalışmalarla hem Antalya turizmi ve ekonomisine katkıda bulunmayı hem de küçük esnafı kalkındırmayı amaçladıklarını söyledi. “Esnaf ekonominin lokomotifidir” diyen Başkan Uysal yeni sezon için tüm Kaleiçi esnafına hayırlı olsun dileklerinde bulundu.
Ekonomi
ATSO’nun 10 ncu yılını dolduran meclis üyelerine plaket

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) meclisinde görev yapan ve 10’uncu yılını dolduran meclis üyeleri plaketle ödüllendirildi.
(ATSO) meclisinde görev yapan ve 10’uncu yılını dolduran meclis üyeleri şunlar: ATSO 33. Grup (Motorlu Taşıtlar Alım ve Satımı) Meclis Üyesi İlker Özsoy ve 28. Grup (Kırtasiye, Fotoğraf ve Tercümanlık Hizmetleri) Meclis Üyesi Halil Öztürk’e 10. yıl plaketleri ile kuruluş tarihi itibariyle bugüne kadar ödül almamış ATSO üyesi gerçek ve tüzel kişiler, Fazilet Abikoğlu, Behçet Ayözcan, Atila Kulaksızlar, TERAŞ- Terzioğluları İnşaat Ticaret A.Ş. adına Cevdet Başkan, Saraçoğlu Turizm Ve İnşaat Yatırımları A.Ş. adına Nedim Saraçoğlu, Ulu Zeytin İnşaat Turizm Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi Adına Mustafa Fettahoğlu’na plaketleri protokol üyeleri tarafından takdim edildi. * ATSO Bülten