Ekonomi
ATSO Başkanı Hacısüleyman’dan 3 beklenti!

- Share
- Tweet /home/anthaber/public_html/wp-content/plugins/mvp-social-buttons/mvp-social-buttons.php on line 68
https://anthaber.com/wp-content/uploads/2024/11/2048-1255-max-1000x600.jpg&description=ATSO Başkanı Hacısüleyman’dan 3 beklenti!', 'pinterestShare', 'width=750,height=350'); return false;" title="Pin This Post">
- 1- Asgari ücretli çalışanların alım gücünün korunmasını,
- 2- Eğitim, sağlık ve barınma maliyetlerinin aşağı çekilmesini
- 3- işverenin rekabet gücünün zayıflamaması için gelir vergisi kanununda düzenlemeler yapılmasını bekliyoruz.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Kasım ayı meclis toplantısı yapıldı.
Meclis toplantısında üyelere hitap eden ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman, “Biz ekonomi yönetiminden kesinlikle, kısa vadede milletimizin gönlünü hoş edecek ve bir buçuk yıldır gösterdiğimiz çabanın, sabrın, enflasyonla mücadele politikasına desteğin boşa gitmesine neden olacak adımlar beklemiyoruz. Çalışan tarafında bakınca ise mevcut ücretin yoksulluk sınırının altında olduğunu görüyoruz.” dedi.
Başkan Hacısüleyman, konuşmasında şunları söyledi : “Ülkemizde mevcut durumumuzu 2 başlık altında toplamak gerekiyor. Birincisi 2021-2023 döneminde uygulanan ekonomi politikalarından normale dönüşün sancılarını yaşadığımız bir dönemden geçiyoruz. Bu başlı başına bir mücadele.
Bu yıllarda dengeler öyle bozuldu, öyle ilginç bir dönem yaşadık ki; şu anda normalleşme olarak adlandırabileceğimiz süreç bile bazılarına anormal geliyor.
İçeride yaşadığımız sürecin ikinci boyutunu ise ülke gündeminin çok sık değişmesi ve firmaların uyum becerilerinin zayıflaması oluşturuyor.
1- Büyümede yavaşlama
2- Sanayide küçülme
3- Tüketim malı ithalatında hızlı yükseliş
4- Faizde indirim beklentileri
5- İhracatta kur etkisi tartışmaları
6- Enflasyon muhasebesinde revizyon
7- Yeni asgari ücret ne olacak
8- AB ile vize sorunu
9- Türkiye’nin BRICS üyeliği
10- Emeklilik sisteminde revizyon gibi konulardan sadece bazıları…
Şimdi soru şu:
“Gündemin bu kadar sık değiştiği ve ekonomik verilerin pek de iç açıcı olmadığı bu ortamda Türk iş dünyası nasıl yatırım yapacak, nasıl katma değerli üretime geçecek, dijitalleşme ve yapay zeka konularına nasıl uyum sağlayacak?”
Bu soruların kısa bir cevabı yok. Birincisi bu gündem kirliliğinden kurtulmamız gerekiyor. Konsantre olabilmemiz için, zihnimizi meşgul eden bizi rahatsız eden odaklanmamızı engelleyen faktörleri azaltmamız gerekiyor.
İş dünyası olarak bundan 30- 40 yıl önce rekabeti kendi içimizde yapardık. Artık rekabetin büyük kısmını Kore’deki Çin’deki Almanya’daki Amerika’daki firmalarla yapıyoruz. Bu ülkelerin Ar-Ge’ye tahsis ettikleri fon miktarı ile Türkiye’de bizim özel sektörümüzün tahsis ettiği fon miktarı çok farklı. Evet son yıllarda Türkiye de bu konuda bir atılım içinde ancak hâlâ aramızda büyük fark var.
ENFLASYON DÜŞTÜ AMA …
5 ayda 27 puan düşen yıllık enflasyon %48,58 ile Temmuz 2023’ten bu yana en düşük seviyesine indi.
Ciddi bir düşüş yakalanmış olsa da, henüz beklediğimiz umduğunuz yavaşlamanın gerisindeyiz. Nitekim Ekim’de TÜFE aylık bazda %2,88 ile piyasa beklentilerinin üzerinde arttı.
Enflasyondaki bu inatçılık şu ana dek, faizin yüksek seyretmesine, faiz indirimlerinin ertelenmesine, büyüme üzerindeki baskının devam etmesine neden oldu.
Bununla birlikte geçen haftaki son Para Politikası Kararında Merkez Bankası, enflasyonun ana eğiliminde Ekim ayında iyileşmenin başladığını açıkladı.
Bu artık faiz indirimlerinin kapıda olduğuna işaret ediyor. Mevcut para ve maliye politikası ile uluslararası konjonktürde ciddi bir bozulma olmaz ise, gelecek yıl sonuna kadar politika faizinde 20 puana yakın bir indirim ön görebiliriz.
Yalnız, biz ekonomi yönetiminden kesinlikle, kısa vadede milletimizin gönlünü hoş edecek ve bir buçuk yıldır gösterdiğimiz çabanın, sabrın, enflasyonla mücadele politikasına desteğin boşa gitmesine neden olacak adımlar beklemiyoruz. Bozulan dengeleri öyle ya da böyle, gecikmeli de olsa yeniden tesis etmeye yönelik duruş korunmalıdır.
Son haftalarda gündemimizde önemli yer tutan bir konuda asgari ücretin 2025’te ne olacağı.
Bu konudaki tartışmalara hem işçi hem işveren tarafını gözeterek bakmak zorundayız.
İşveren tarafından bakınca, çalışanın işverene maliyetinin çok yüksek olduğunu; asgari ücrette yapılacak yüksek oranlı bir artışın firmaların rekabet gücünü hem iç pazarda hem ihracatta zayıflatacağını görüyoruz.
Çalışan tarafında bakınca ise mevcut ücretin yoksulluk sınırının altında olduğunu görüyoruz.
Barınma, eğitim ve gıda sektörlerindeki fiyat düzeyi, sadece ülke tarihinin en yüksek düzeyine çıkmakla kalmayıp; pek çok gelişmiş ülkedeki fiyatların da yukarısına çıktı. Devletimizin eğitimi ve sağlığa erişimi ucuzlatması gerekiyor.
Biz ATSO olarak
- asgari ücretli çalışanların alım gücünün korunmasını,
- eğitim, sağlık ve barınma maliyetlerinin aşağı çekilmesini
- işverenin rekabet gücünün zayıflamaması için gelir vergisi kanununda düzenlemeler yapılmasını bekliyoruz.
Mevzuatta gelir vergisi dilimleri birbirine çok yakın, ücretler yılın başında henüz nisan mayıs gibi ikinci vergi dilimine yaz aylarında ise üçüncü vergi dilimine giriyor.
Yani vergi kesintileri artıyor. İşveren için maliyeti yüksek ama çalışan için de eline geçen net para aylar ilerledikçe azalıyor.
O yüzden iş dünyasında vergi dilimlerini yeniden düzenlenmesine ihtiyaç var.
Son dönemde, özellikle emek yoğun sektörlerde faaliyet gösteren mal ve hizmet ihracatı yapan firmalarımızın iş gücü bulma konusunda ciddi zorluklar yaşadığına tanıklık ediyoruz. EYT düzenlemesi gibi nedenlerle yerli iş gücünün azalması, bazı sektörleri iş gücü ithalatı çözümüne yöneltmiştir.
İş gücü bulamayan firmalarımız, başka ülkelerden işçi temin ederek bu soruna çözüm arayışına girmiştir.
Ancak izin süreçlerinde yaşanan aksaklıkları ortak akıl ile çözülerek, bir dünya kenti olan Antalya’nın uluslararası iş gücüne olan ihtiyaçlarının karşılanması gereklidir.
Tabi ki kendi ülke insanlarımızın çalışabilmesi, işsizlikten kurtulması, evini ailesini geçindirebilmesi önceliğimizdir.
BÜTÇE ÖNCESİ SON TOPLANTIYA KATILIN
Şeffaflık ve katılımcı yönetim anlayışımız gereği, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası olarak her bir meclis üyemizin fikirlerine ve katkılarına büyük değer verdiğimizi bir kez daha vurgulamak isterim. Yönetim süreçlerimizde, birlikte hareket etmek ve ortak akıl ile kararlar almak en büyük gücümüzdür.
2025 yılı bütçe hazırlık sürecimiz de bu anlayış doğrultusunda başlamış bulunmaktadır. Odamızın önümüzdeki dönemdeki mali yapısını ve hedeflerini şekillendirecek bu sürecin en önemli unsurlarından biri, siz değerli meclis üyelerimizin görüş ve önerileridir. Bu nedenle sizleri, hesap verebilirlik ve ortak irade temelinde, bütçe çalışmalarımıza aktif olarak katılmaya davet ediyorum.
Özellikle Hesapları İnceleme Komisyonumuzun bütçe öncesi gerçekleştireceği son toplantı, bu süreçte kritik bir öneme sahiptir. Bu toplantıya yapacağınız katkılar, yalnızca bütçenin doğruluğunu ve şeffaflığını sağlamayacak, aynı zamanda önümüzdeki yılın stratejik hedeflerine ulaşmamızda güçlü bir zemin oluşturacaktır. Sizlerin bu toplantıya iştirak etmesi, geleceğe dair planlarımızı daha güçlü ve daha etkili kılacaktır.
ORMANA EN İYİ TURİZM KÖYÜ
“Kültürel gelişmeyle ilgili 2 konuyu sizlere aktarmak isterim.
Birincisi; 2 Kasım’da Kültür ve Turizm Bakanlığının organizasyonuyla, Antalya Kültür Sanat’ta “FridaKahlo’nun Günlükleri” sergisinin açılışını gerçekleştirdik.
Bu sergi, sanatseverler tarafından büyük bir ilgiyle karşılandı ve bu güne kadar sergimizi 20.584 kişi ziyaret etti.
Bu vesileyle, şehrimizin kültür ve sanat alanında daha da güçlenmesine katkı sağlayan bu değerli etkinlikler için Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ve emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum.
İkincisi; İbradı ilçemize bağlı Ormana Köyü, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) tarafından “En İyi Turizm Köyü” seçildi. Bu ödül, köyümüzün doğaya, kültüre ve sürdürülebilirliğe verdiği değerin uluslararası alanda takdir edilmesi anlamına geliyor.
Ormana, düğmeli evleri, bozulmamış doğası ve otantik yapısıyla sadece Türkiye’nin değil, dünya turizminin de dikkatini çeken bir destinasyon haline geldi.
Bu ödül, köyümüzün tarihi dokusunun ve geleneksel yaşam tarzının korunarak geleceğe taşınmasının önemini bir kez daha ortaya koymuştur.
10 OCAK 2025’E ERTELENDİ
Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlı Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından yürürlüğe konulması planlanan, tüm kartlı ödemelerin yeni nesil ödeme kaydedici cihazlar üzerinden yapılması zorunluluğu, iş dünyasından gelen talepler üzerine 10 Ocak 2025 tarihine ertelendi.
Başlangıçta bugün devreye girmesi planlanan bu düzenlemenin, bazı bankaların döviz cinsi tahsilat yapabilmeye yönelik yazılım altyapısını henüz tamamlayamaması nedeniyle ertelenmesi, özellikle turizm sektörü, oteller, kuyumcular ve dövizle çalışan diğer işletmelerimiz açısından olumlu bir gelişme olmuştur.
Bilindiği üzere, yeni nesil yazarkasa POS cihazlarının mevcut altyapısı dövizle tahsilata izin vermediğinden, bu durum işletmelerimizde endişe yaratmış ve müşteri memnuniyeti açısından risk oluşturmuştu.
İş dünyasının talepleri doğrultusunda alınan bu erteleme kararı, hem işletmelerimize hem de müşterilere yönelik olası mağduriyetlerin önlenmesi adına önemli bir adımdır.
Bu süre zarfında, bankaların gerekli yazılım güncellemelerini tamamlayarak işletmelerimizin döviz cinsi tahsilat yapmasını mümkün kılmasını bekliyoruz.” dedi.
Ekonomi
Gastronomi Festivali önemli, yöresel yemeklerin sunulduğu yöresel ürünlerle yemeklerin yapıldığı restaurantları açmak, teşvik etmek çok daha önemli !

Erkin ÖZGÜNSÜR- Antalya, Büyükşehir Belediyesi tarafından 4 ncü kez düzenlenen FoodFest Antalya Uluslararası Gastronomi Festivali’ne ev sahipliği yaptı. Gastronomi festivalinde Türk ve yabancı ünlü şefler tarafından Antalya’nın ürünlerinden yiyecekler hazırlandı, Antalya’nın marka işletmelerinin katıldığı söyleşi ve konferanslar ile Akdeniz Mutfağı tanıtıldı.
Kent turizmi ama bana göre bununla bağlantılı kent ticari yaşamı için oldukça önemli bu festivalin mimarı Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, festivalin düzenleniş amacını “Antalya’mızı ziyaret eden misafirlerimize deniz, kum, güneşin yanı sıra piyazımız, serpme böreğimiz, kabak tatlımız gibi birçok yöresel ürünümüz de hafızasında yer bıraksın istiyoruz. Nasıl ki Roma için sadece tarihi eserleri değil, pizzası, dondurması, tatlısı mutlaka denenmeli deniliyorsa, Antalya’mıza gelen ziyaretçinin de zengin mutfağımızdan, tropikal ürünlerimizden, 19 coğrafi işaretli ürünümüzden muhakkak bir kısmını tatsın, bilsin istiyoruz. Antalya’nın saklı kalmış lezzetlerini, yerel ürünlerini otel, restoran gibi işletmelerimizin menülerinde yer vermeli, yerel ürün zenginliğimizin tanıtımına her platformda ağırlık vermeliyiz” diye özetlerken, Başkan Böcek’in bu düşüncelerini desteliyorum bundan sonraki hedefin yöresel yemeklerin sunulduğu, yöresel ürünlerle yemeklerin yapıldığı restaurantları açmak, teşvik etmek olması gerektiğini de ekliyorum.
ANTALYA İÇ TURİZM AÇISINDAN
BİR BEYPAZARI OLAMADI !
Gastronomi turizmini Antalya’da beş yıldızlı oteller ve tatil köyleri ile hayata geçirmemiz zor.
Ülkesinde aldığı işsizlik maaşı ile beş yıldızlı otellerde ya da tatil köylerinde uzunca bir süre bir eli yağda, bir eli balda Türkiye’nin en zenginleri gibi yaşayan yabancı misafirlerimiz, para harcamamak için kaldıkları tesisten dışarıya adımlarını atmazken, bu kişilere şu anda olmayan ya da bir elin parmakları kadar olan yöresel yemeklerin sunulduğu, yöresel ürünlerle yemeklerin yapıldığı restauranlara getirmek mümkün mü ?
Bugün ayakta kalma mücadelesi veren ‘pansiyonlar’ın sayısı ne yazık ki ciddi sayıda azaldı. Bunun bir sonucu olarak ta Antalya’da iç turizm yeterince gelişemedi.
Başka bir ifade ile Antalya iç turizm açısından bir Beypazarı olamadı.
Beypazarına gidenler bilirler. Restaurantların ya ca cafe veya hediyelik eşya satan işyerlerinin üstü pansiyon olarak hizmet verir.
Siz o restaurantlarda Beypazarı’na özgü yiyecekleri, çarşısında Beypazarı ürünlerinden yapılmış içecekleri, tarlasında yetişmiş fasulye ve birçok yiyeceği bulablirsiniz.
Sözün özü, Antalya’da gastronomi turizminin gelişmesinin yolu, iç turizmden geçmektedir.

BÜYÜKŞEHİRİN ELMALI’YA YÖRESEL
YEMEKLERİN SUNULACAĞI RESTAURANT
YAPACAĞINI DUYUNCA HEYECANLANDIK
İlçe belediyesinin adeta kaderine terk ettiği, kapıları-pencereleri kırılmış, alkoliklerin mekanı haline gelmiş, dükkanların içlerinin yosun kaplandığı eski hal binası, Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in talimatıyla el emeği ürünleri satış dükkanları, sanat atölyeleri, yöresel ürün dükkanları ve kurs merkezlerinin içinde olacağı Kadın Üretim Merkezi olarak projelendirildi ve kısa süre içinde de çalışmalar tamamlandı.
Sözkonu projede birde Antalya’nın yöresel yemeklerinin yer alacağı restaurant bulunuyordu.
Elmalı için önemli, Antalya’nın 19 ilçesi için örnek olabilecek bu projede el emeği ürünleri satış dükkanları, sanat atölyeleri, yöresel ürün dükkanları ve kurs merkezleri gibi restaurantta devreye alınmadı, hizmete açılamadı.
Sonuç olarak; FoodFest Antalya Uluslararası Gastronomi Festivali çok çok önemli ama yerli ya da yabancı misafirlerimiz Antalya’ya özgü yiyeceklere ulaşamazlarsa, Antalya’nın ürünlerinden yapılan içecek, yiyecek ve tatlıları tadacak restaurant, cafe bulamazlarsa festivalin bir ayağı eksik kalıyor.
Vali Hulusi Şahin’in “Muhittin Başkan’a Gastronomi Festivali için teşekkür ediyorum. Antalya’da artık eksik fotoğraf tamamlandı” sözlerine ise katılmıyorum. O fotoğrafta eksik, hem de çok önemli bir eksik var.
O da yazımın içinde birkaç kez vurguladığım gibi, yerli ve yabancı konuklarımızın Antalya’ya özgü yiyeceklere tadabilecekleri, Antalya’nın ürünlerinden yapılan içecek, yiyecek ve tatlıları içebilecekleri restaurant, cafelerin olmaması.
Umarım Büyükşehir Belediyesi Elmalı’daki resturantı açarak bu konuda ilk adımı atar.
Ekonomi
Başkan Uysal, Kaleiçi esnafıyla bir araya geldi

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, yaz sezonu öncesi Kaleiçi esnafını ziyaret ederek başarılı bir sezon geçirmelerini diledi.
Başkan Uysal, sezon önü Antalya’nın tarihi ve kültürel dokusuyla turizm merkezi olan Kaleiçi esnafıyla bir araya geldi. Esnafın talep ve ihtiyaçlarını dinleyen Başkan Uysal ayrıca turizm konusunda da esnafla fikir alışverişinde bulundu. Uluslararası düzenlenen festivaller ve kültür turizmini destekleyen Şehri Keşfet tur paketlerinin de raflara konulduğunu esnafla paylaşan Başkan Uysal, belediye destekli yaptıkları çalışmalarla hem Antalya turizmi ve ekonomisine katkıda bulunmayı hem de küçük esnafı kalkındırmayı amaçladıklarını söyledi. “Esnaf ekonominin lokomotifidir” diyen Başkan Uysal yeni sezon için tüm Kaleiçi esnafına hayırlı olsun dileklerinde bulundu.
Ekonomi
ATSO’nun 10 ncu yılını dolduran meclis üyelerine plaket

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) meclisinde görev yapan ve 10’uncu yılını dolduran meclis üyeleri plaketle ödüllendirildi.
(ATSO) meclisinde görev yapan ve 10’uncu yılını dolduran meclis üyeleri şunlar: ATSO 33. Grup (Motorlu Taşıtlar Alım ve Satımı) Meclis Üyesi İlker Özsoy ve 28. Grup (Kırtasiye, Fotoğraf ve Tercümanlık Hizmetleri) Meclis Üyesi Halil Öztürk’e 10. yıl plaketleri ile kuruluş tarihi itibariyle bugüne kadar ödül almamış ATSO üyesi gerçek ve tüzel kişiler, Fazilet Abikoğlu, Behçet Ayözcan, Atila Kulaksızlar, TERAŞ- Terzioğluları İnşaat Ticaret A.Ş. adına Cevdet Başkan, Saraçoğlu Turizm Ve İnşaat Yatırımları A.Ş. adına Nedim Saraçoğlu, Ulu Zeytin İnşaat Turizm Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi Adına Mustafa Fettahoğlu’na plaketleri protokol üyeleri tarafından takdim edildi. * ATSO Bülten
-
Genel2 hafta önce
HERKES İŞİNE BAKSIN!
-
Genel6 gün önce
ARTIK TAT VERMİYOR
-
Genel1 gün önce
YOLUN SONU GÖZÜKÜYOR
-
Genel2 gün önce
Antalyaspor Kulübü Başkanı Ergün’den ANTIAD’a davet
-
Genel6 gün önce
Tribünden yükselen ses: İSTİFA!
-
Genel6 gün önce
GELİŞİ DE VEDASI DA SESSİZ OLDU
-
Genel2 gün önce
İnfaz Düzenlemesi Resmi Gazete’de
-
Genel2 gün önce
Taraftar İstifaya, Kulüp Seçime Davet Ediyor